Küçük bir mandalina ağacı varmış. Yanında da portakal ağacı dikiliymiş. Portakal ağacı sonradan dikilmiş yanına. Önceleri herkes mandalina ağacının başına toplanırmış. Çiçeklerini ayrı koklarlarmış, meyveye durduğunda ayrı sevinirlermiş. Portakal ağacı da hep hevesle izlermiş. Hep mandalina ağacını kendisine örnek alırmış. Sonra bir bahar portakal ağacı çiçek açmaya başlamış. Bahçeyi baskın bir …
Devamını okuyun »Kardelen – Bir Beşiktaş Hikayesi
Boğaz azgın bir nehir gibi akıyordu Marmara’ya doğru. İstanbul’un üzerine çöken manevi ağırlığı kaldıracak bir evliya beklentisi vardı sokaklarda. Karayelden esen rüzgar, yağmur getirecekti şehit mezarlarına. Fatih’in al kanla fethettiği İstanbul 500 yıl sonra, kansız savaşsız İngilizler’e teslim edilmişti bir Mayıs sabahı…
Devamını okuyun »Solumla vurdum!
– Solunla vur şu topa! – Solumla vurdum zaten baba. – Ben kör müyüm? Bir de utanmadan solumla vurdum diyorsun! – Ama baba sağıma gelmişti. – Sus! Hâlâ yalan konuşuyor. Ben topu attığım yeri bilmiyorum sanki. Cin olmadan şeytan çarpmaya mı çalışıyorsun sen? Topu soluna doğru atıyorum, sen sağın dışıyla …
Devamını okuyun »Mehdi
İstanbul otogarı viyadüklerin çevrelediği bir örümcek ağıdır. Ağlarına yalnız bahtsızlar takılır. Parası olmayanların kaderleri değişmesede yerlerinin değiştiği bir başlangıç, ya da sondur burası. Hele öğlen kalkan ya da öğlen ulaşan otobüslerin yolcusuysanız, bu hayata sarılma direncinizin ilk test yeri yine bu otogardır.
Devamını okuyun »